ÜMİT HIZAL

ÖNCELİKLE KENDİNİZİ TANITABİLİR MİSİNİZ?
1964 Ankara doğumluyum. Voleybola 1979 yılında Arçelik’te başladım. Arçelik’te yıldız genç takımlarında oynadıktan sonra A takımına yükseldim.

OYUNCULUK ESNASINDA HANGİ TAKIMLARDA OYNADINIZ VE
BAŞARILARINIZ NELERDİR?

Arçelik A takımında oynadıktan sonra, askerliğimi Silahlı Kuvvetler takımında 1. ligde oynayarak bitirdim. 1987 yılında Ankara da düzenlenen Ordular arası Dünya Şampiyonası’nda şampiyon olduk. Galatasaray’a transfer oldum. 1988-1989 sezonunda Galatasaray da lig şampiyonluğu onurunu yaşadım. 1992 yılında Galatasaray ile CEV CUP final four oynama başarısı gösterdik. Daha sonra transfer olduğum Halkbank spor kulübünde 3 yıl Türkiye şampiyonluğu yaşadım. (1993-1996) Daha sonra İstanbul a dönerek Paşabahçe ve Marmara koleji takımlarında oynadım. Bu yılların ardından. Ankara’ya tekrar Halkbankası takımına döndüm. Ve 2001 yılında aktif voleybol oynarken Takımın başına antrenör olarak getirildim.

OYUNCU İKEN UNUTAMADIĞINIZ ANILARINIZ VAR MI?

1987 yılında Ordular arası Dünya Şampiyonası’nda son şampiyonluk smacını ben vurdum ve dünya şampiyonu olduk. Yere düştüğümde herkesin bana doğru koştuğunu gördüm mutlulukla karışık yerden kalkmam gerektiğini korkarak anladım.. bunu unutamam.

GALATASARAY’DA OYNARKEN ELDE ETTİĞİNİZ BAŞARILAR NELER?

Galatasaray’da son lig şampiyonluğu gururunu yaşadım. CEV Kupasında İtalya’da final four oynadım.

GALATASARAY’DA ŞON ŞAMPİYONLUĞU ELDE ETMİŞ KADRODA SİZDE VARMIŞSINIZ O GÜNLERDEN BAHSEDEBİLİR MİSİNİZ?

Ben kadroya dahil olduğumda Galatasaray 2 kez lig şampiyonu olmuştu. Son şampiyonluğu birlikte yaşamak büyük mutluluktu. Ahmet Gülüm, Payidar Demir, İsmet Kır gibi efsane oyuncular ile mücadele etmek inanılmazdı. Galatasaray’a olan  bağımlılıkları mücadele güçleri, motivasyonları bana çok değerli şeyler öğretti. Ayrıca antrenörümüz Enver Göçener benim için çok değerlidir. Galatasaray aile gibiydi. Tüm spor kulübü tek vücut olduklarını her zaman hissettirdiler. Başarı zaten kaçınılmazdı. Galatasaray’da oyuncu iken yaşadıklarım unutulamazdır.

- ANTRENÖRLÜK KARİYERİNİZ VE BAŞARILARINIZ NASIL GEÇTİ AMAÇLARINIZA ULŞABİLDİNİZ Mİ?

Antrenörlük kariyerim 2001 yılında aktif voleybol oynarken Takımın başına antrenör olarak getirilerek başladı. Bir yıl Halkbankta antrenörlükten sonra Galatasarayda 3 yıl yardımcı antrenörlük ve sonrasında 3 yılda baş antrenörlük görevi yaptım. Galatasarayda baş antrenörlük kariyerimde Avrupa challange kupasında final four kapısından döndük. Kısıtlı kadromuzun ve kısıtlı bütçemizle yaşadıklarımız büyük mutluluk vericiydi. Galatasarayın kendi içinden yetişmiş oyuncuları o yıllarda performansları ile taraftarımızın büyü beğenisini kanmıştır.

 

- KAÇ KEZ MİLLİ TAKIMDA OYNADINIZ?

25 kez A milli takımda oynadım

·         - YERLİ VE YABANCI EN ÇOK BEĞENDİĞİNİZ VOLEYBOLCULAR KİMLERDİR?

·         Beğendiğim bir çok oyuncu var. Ama eskiden olan teknik kapasite maalesef şimdiki oyuncularda yok. Voleybol tabiî ki zaman içersinde değişime uğradı. Buna paralel oyuncular daha çok güce dayalı voleybol oynuyorlar.

- TÜRKİYE LİGİNDEKİ YABANCI OYUNCULAR HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ. SİZCE YABANCI SAYISI NE OLMALI?

Erkeklerde yeterli kalitede Türk oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Yeni nesilden gelecek oyuncular çok çok az. Yabancı sayısını uygun buluyorum. Şu an Ligimizin kalitesi çok yüksek. Türkiye de oynayan birçok yabancı kaliteli oyuncular var. Daha önceki seneler bu oyuncular Türkiye ye gelmiyorlardı. Bunun sebebi Avrupa takımlarının bütçeleri çok yüksekti. İtalya ve Rusya ile boy ölçüşemiyorduk. Daha sonra yaşanan ekonomik krizden sonra Türkiye yi tercih ettiler. Tabi ki Türkiye voleybolun vitrini çok büyüdü. Bayanların Türkiyeye getirdikleri başarılar bütün ülkelerin dikkati çekti. Bununla birlikte voleybolda tesisleşme inanılmaz boyutlara ulaştı. Bu yüzden dolayı yabancı oyuncular artık Türkiyeyi tercih ediyorlar.

- GALATASARAY TARAFTARININ UNUTAMADIĞI BİR TERUEL MAÇI VAR BİRAZ O MAÇI ANLATABİLİR MİSİNİZ?

Maça çıktığımızda seyircinin inanılmaz bir baskısı vardı. Düdük korna seslerinden kimse birbirini duyamıyordu. Bu inanılmaz baskı oyuncularımızda etken oldu. Ama aklımda bu baskıya zaman içersinde alışacağız ve gerçek oyunumuzu oynayacağız düşüncesi ile maça devam ettik.  İlk iki seti kaybettikten sonra geri döndük ve önce turu sonra maçı kazanarak turu geçtik. gerçekten inanılmaz mutlu olduğum anlardan biriydi.

 

- PLAY OFF SİSTEMİ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

Play off sistemi bence rahatsız edici değil. Bir çok ülkede aynı sistem ile lig oynanıyor.

- ŞAHSEN BENİM UNUTAMADIĞIM YABANCI OYUNCULAR PETERRI LAURILLA VE İNOSLAV KRNİÇ. BİRAZ ONLARI ANLATABİLİR MİSİNİZ?

Gerçekten tanıdığım en iyi profesyonel oyunculardır. Hem Galatasaray a hem de Türk oyunculara önemli katkıları olmuştur. Sporcu nasıl yaşar,  maça hazırlanışları antrenmanlardaki ciddiyetleri, takımdaki diğer oyunculara yardımları unutulmazdı.

- SPOR YAŞAMINIZDA HATIRLADIĞINIZ İYİ VE KÖTÜ ANILAR VAR MI?

Tabiî ki birçok iyi kötü anılarım oldu. Bunlardan söz etmek pek istemiyorum. Bana göre voleyboldaki yönetici idareci ve menajer bilgisizliği ve eksikliği günü kurtarma üzerine kurulmuş vaziyette. Kurumsallaşma, gelecek için yapılanma düşünceleri genelde sadece düşüncede kalıyor. Arkadaş, memleketli, yada çıkarlar doğrultusunda kurulan Kulüp yapılanmaları aslında çok büyük zararlar oluşturmaktadır. Umarım ki gelecekte gerçekten bilgili insanların yönetimleri oluşturmasıdır. Şu an bunu futbol ve basketbolda görüyoruz.

·         - BİRLİKTE OYNADIĞINIZ PAİDAR DEMİR’DEN BİRAZ BAHSEDEBİLİR MİSİNİZ?

·         Paiydar Demir gerçek bir voleybol spor adamıydı. Her konuda uçsuz bucaksız bilgisi ile eşi olmayan bir insandı.. Kaybettiğimiz için gerçekten çok üzgünüm. Böyle değerli insanlar voleybol için gerçekten çok az. Payidar Demir için anlatılacak çok şeyler var. O Galatasaray da voleybol için kendini adamıştı. Kulübün o günlerdeki voleybol için ayırdığı bütçeler çok azdı hatta yoktu. Bu döngünün içinde mücadele etmek, Takım başarısı için uğraşmak çok zordu. Payidar gerçekten çok zorlu mücadeleler verdi. Galatasaray sevgisi onun için çok önemliydi. Onu her zaman Galatasaray ve Türk voleybolu çok arayacaktır.

- HOBİLERİNİZ VE FOBİLERİNİZ VAR MI?

Hobilerimden balık avlamayı ve denizi çok seviyorum. vakit buldukça denize çıkarım. Film seyretmeyi severim. Fobim uçmayı pek sevmem, zorunlu olmadıkça uçağa binmemeyi tercih ederim.

- ERKEK MİLLİ TAKIM HAKKINDAKİ FİKRİNİZ NEDİR, NERELER EKSİK?
GENÇ SPORCULARA TAVSİYENİZ VAR MI?

Erkek milli takımında birçok oyuncu eksiği var. Yeni gelen jenerasyon da bu eksiği tamamlayacak pek oyuncu gözükmüyor. Ama yeni nesil oyuncu çalışmaları tüm hızı ile sürdüğünü biliyorum. Sanırım önümüzdeki 5 yıl içerinde bu boşluğu doldurabilecek oyuncular gelecektir.