BURASI BENIM EVIM

 





Arkadiusz Dudziak, WP SportoweFakty:

 

Birçok oyuncu birkaç yıldır Plusliga'da oynuyor ancak Lehçe bir cümle bile oluşturamıyorlar. Ama sen neredeyse bir Polonyalı gibi konuşuyorsun. Bu nasıl oldu?

Alman milli takımının oyun kurucusu ve Trefl Gdansk oyuncusu Lukas Kampa :

Her gün daha fazlasini öğrenmeye çalışıyorum. Benim için bir ülkede oynadığımda o dili öğrenmeye çalışmam normaldir. Yaklaşık 10 yıldır tüm ailemle birlikte burada yaşıyorum. Ama şunu da itiraf etmeliyim ki Lehçe gerçekten zor. Sadece öğrenmen gerekiyor. Polonyalıların benimle İngilizce veya Almanca konuşmasını bekleyemem. Yaşadığım ülkenin dili olan Lehçe'yi öğrenmek benim görevim.

Öğrenme konusunda seni en cok zorlayan şey nedir?

Tümu. En zor yönünu seçmek benim için zor. Almanca ile benzerlik bulmak zor. İtalyanca ve Fransızca öğrendiğimde benzer bir şey vardı ama Lehçe'de her şey tamamen farklı. Sistematik bir şekilde çalışmalısınız ve bu benim için en büyük zorluk.

 

Çocuklarınız Lehçe'yi senin kadar iyi mi konuşuyor ?

Henüz değil. Oğullarım uluslararası bir anaokuluna gidiyor ve burada sürekli İngilizce konuşuyorlar. Bu dile mükemmel bir şekilde hakim oldular. Eşimle birlikte bu adımı atmaya karar verdik çünkü bir sporcunun hayatı belirsiz ve burada ne kadar kalacağımızı bilmiyoruz. Esnek olmak istedik. En büyük oğlum Lehçe'deki hemen hemen her şeyi anlıyor, okulda öyle diyorlar.

Küçük olan 4 yaşında ve anaokulundaki çocuklar daha çok Lehçe konuşuyor. Bu biraz paradoks ama bence Lehçe'yi büyük olandan daha iyi konuşuyor. Umarım gelişirler ama bu kadar genç yaşta İngilizce, Almanca ve Lehçe anlayabildikleri için mutluyuz. Bu onlar için harika bir hediye.

Polonya ve Almanya kültürel olarak oldukça benzer ülkelerdir. Sizi şaşırtan unsurlar oldu mu?

Artık hiçbir şey beni şaşırtmıyor. Daha önceleri beni sasirtan taraflar vardi. Belki bireysel olarak daha güzel şeyler olabilirdi.

 

Siz ve aileniz kariyeriniz sona erdikten sonra Polonya'da kalmayı düşündünüz mü?

Daha ne kadar oynayabileceğimi söylemek zor. Eğer sağlıklı kalmayı başarırsam üç dört yılım kaldı. Polonya'da daha uzun süre kalmayı hayal edebiliriz. Eşim çalışıyor, çocuklar okula gidiyor. Sadece kulüpte oynadığımda değil, tüm yıl boyunca ülkedeyiz. Polonya benim evim.

 

İki yıl önce Alman milli takımının başına geçen teknik direktör Michał Winiarski ile çalışmak nasıl bir şey?

Harika. Onun Alman milli takımının teknik direktörü olmasını istiyordum. Daha önce onunla Gdańsk'ta çalışmıştım. En önemlisi bize inanması ve çok şey başarabileceğimize inanmasıydı. Zor anlarda bile bize inanıyor ve güveniyor. İyimserdi. Önemli olan yol boyunca karşılaştığımız sorunlar değil, amacımızdı ve bunu bize bu şekilde anlattı.

Her zaman ileriye dogru olumlu baktı ve şöyle dedi: "Beyler, bunu yapabiliriz." Sporun nasıl çalıştığını çok iyi biliyor. Oyuncu olarak her şeyi kazandı ve teknik direktör olarak da her şeyi kazanmak istiyor. Benim için en önemli şey onun takıma kattığı harika atmosfer. Beş altı ayı birlikte geçiriyorsanız bu gerekli bir durumdur. Aksi takdirde işe yaramaz.

 

Olimpiyat eleme turnuvası sırasında Almanya sansasyon yarattı ve Paris'teki Olimpiyat Oyunlarına yükseldi. Ancak ilk maçta sakatlandığınız için takım arkadaşlarınızın performanslarını kenardan izlediniz. Zor bir deneyim miydi?

Turnuvanın benim için bittiği haberini aldığımda büyük bir drama ve şok yaşadım. Fizikselden çok zihinsel olarak acı veriyordu. Baldırımda bir sorun olduğunu hissettim ama oynamaya devam etmek istedim. Sonraki maçlardaki oyunumuzu görünce sakinleştim çünkü gerçekten harika görünüyorduk.

İtalya, Brezilya, İran ve Küba ile Paris'e yükselmek için mücadele ettiniz ve bu 4 takım da sizden üst sıralarda yer aliyordu. Hepsini yenip olimpiyatlara katilim hakki aldiginiza şaşırdın mı?

Şaşırdığımı söylemeliyim. Başlangıçta İran'ı ve Küba'yı yenebileceğimizi, Brezilya'yla savaşabileceğimizi düşünuyordüm. Hazırlıklar sırasında çok iyi oynayabildiğimizi gördüm. İtalya'ya karşı kazandığımız zaferden sonra ilerleyeceğimize ikna olmuştum. Rio'daki bu 10 gün muhteşemdi. Takimin  oynama şekline saygı duyuyorum.

 

Bu son iki yıl her zaman mükemmel geçmedi. Dünya Şampiyonası'nda 1/8 finalde elendiniz, Avrupa Şampiyonası'nda da, Milletler Ligi'nde zirveden uzak kaldiniz. Olimpiyat elemelerinde neden durum değişti ?

Bunun neden birdenbire gerçekleştiğini söylemek zor. Ancak bazen her şey yolunda gitmeye başlar ve istediğimizi oynarız. Georgy Grozer mükemmel bir turnuva oynadı, en önemli anlarda sorumluluk aldı. Onun bu performansını ozlemistik.  Avrupa Şampiyonası'na katılmış olmasına rağmen, yalnızca bir aydır antrenman yapıyordu ve elemeler için en iyi durumda olması gerekiyordu.

Sen ve Georgy Grozer takımın emektarlarısınız. Birlikte 2014 Dünya Şampiyonası'nda bronz, 2017'de Avrupa Şampiyonası'nda gümüş madalya kazandınız. Büyük bir sorumluluk hissediyor musunuz?

Kesinlikle evet, bu yüzden oynayamayacağımı duyduğumda benim için şok oldu. Bunlar tecrübenin son derece önemli olduğu turnuvalardır. Takıma yardım etmek, yön göstermek istedim. Şu anda mükemmel bir karışıma sahibiz; takımda benim gibi, Georgy, Kaliberda, Fromm gibi, yüksek tecrube gerektiren mac deneyimlerini deneyimlemiş oyuncular yer alıyor. Ayrıca Tille, Brehme, Krick gibi mükemmel bir genç neslimiz var.

 

Paris'te 37 yaşında olacaksın. Olimpiyatlar son dansınız mı olacak?

Evet. Artık duyurabilirim. Paris'teki oyunlar kariyerimin sonuncusu olacak. Olimpiyatlara katilim hakki kazandik  ve bu benim için en güzel an. Bunun daha iyisini hayaledemezdim. Grozer’da aynı seyi söylüyor. Gerci birkaç kez geri dönmesine rağmen.

 

Milli takım kariyerinizin sonu kulüp kariyerinizi de etkileyecek mi?

HAYIR. Sağlığım ve enerjim izin verirse voleybola devam etmek istiyorum.

 

Peki sizin Paris'teki hedefiniz ne ?

Avrupalıların Olimpiyatlara gitmesinin orada bir şeyler kazanmaktan daha zor olduğunu her zaman söyledim. Değişikliklere rağmen hala bu bir ölçüde doğrudur. Hemen kendimize, Rio'da yapılacak eleme turnuvasında oynadığımız oyunu tekrarlarsak herkesi yenebileceğimizi söyledik. Orada harika bir şeyler yapabiliriz.

 

Polonya ekibinin performanslarını takip ediyor musunuz? Polonya'nın neredeyse 50 yıllık bir aradan sonra nihayet Olimpiyat podyumuna çıkabileceğini düşünüyor musunuz?

Onlar favoriler. Çok istikrarlı bir oyun oynuyorlar ve çok geniş bir kadroları var. Tekrar çeyrek finalde elenmeleri benim için tuhaf olur.

 

Bir sonraki lig sezonu daha yeni başlıyor, siz Trefl Gdańsk'ta çok daha düşük bir bütçeye rağmen en büyük kulüpleri tehdit edebiliyorsunuz. Bunu nasıl yapiyorsunuz ?

Kulüpteki herkes takımdaki atmosfere dikkat ediyor. Takım kurarken sadece voleybolun yönüne değil, oyuncuların karakterine de bakıyorlar. Bu benim Gdańsk'taki üçüncü sezonum olacak ve bunun başarının tarifi olduğu izlenimini edindim. Artık takımın en yaşlı oyuncusu olacağım. Günlük, güvenilir çalışmanın ne anlama geldiğine dair bir örnek oluşturmaya çalışıyorum.

 

Mariusz Wlazły geçen yıl emekli oldu ancak takımda kalacak ve psikolojik destek sağlayacak.

Bu çok önemli. Mariusz ve psikolog Marta Witkowska'nın bize çok yardımcı olacağına inanıyorum.

https://sportowefakty.wp.pl/siatkowka/1087135/niemiec-perfekcyjnie-nauczyl-sie-polskiego-to-moj-dom?fbclid=IwAR3ukBU15iUBNFwp8aXYSEEiLCjCnRvC-WrIilGJJuUzNDt4XdkdDoD5UPA


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BEGONVİL

ANADOLU'DA İLK MOĞOL İSTİLASI

ŞİMDİYE KADARKİ EN İYİ 20 VOLEYBOL FİLMİ