KARLSBAD'DA TÜM DİNLERİN KARDEŞLİĞİNİ SEMBOLİZE EDEN HEYKEL
Karlsbad, birçok ünlüyü ağırlayan dünyanın en cazip kaplıca
merkezi; 1350 yılında Bohemya Kralı ve Roma İmparatoru IV. Karl’ın bölgeyi
görüp, beğenmesi ve bir saray yaptırması ile oluştu.
Kaplıcalardaki kaynak sularının dertlere şifa olmasıyla
bölgenin popülaritesi arttı. Aristokrat, üst düzey insanlar da bölgeye
yerleşmeye başladı. Nehrin ortadan ikiye ayırdığı şehirde ortaçağın kent dokusu
hakim. Nehrin iki yanında renkli ve gösterişli muhteşem mimarideki binalar,
görkemli oteller, kafe ve restoranlar halen tüm turistlerin ilgisini çekiyor.
Doğal harikası kaplıca şehri Masal Şehri olarak da
adlandırılıyor. Porselenleri, Moser cam işleri, film festivali yanında bir de
hastalıklara şifa olan milli içkisi var. Eczacı kimyager Dr. Josef Becher
tarafından 1807 yılında üretilen Jean Becherovka adı verilen; 20 cins bitki,
damıtılmış şarap ve şekerden yapılan içkinin formülü halen çok gizli.
Nehir boyunca yürürken collonade diye adlandırılan,
üzerlerinde sıcaklık derecesi ve ismi yazılı levhaları olan 12 termal çeşme
bulunmaktadır. Bu suların her biri farklı derecede ve farklı özelliktedir. Bu
sulardan içmek için lazenska pohar denilen porselen bir kap bulunuyor. Tarih
boyunca ünlüler ve yüksek sosyete bu şehre ilgi duyuyor; Avusturya İmparatoru
I. Franz Joseph, Kafka, Beethoven, Sigmund Freud, Goethe, Mustafa Kemal burayı
tercih edenlerden bazıları.
Yorumlar
Yorum Gönder