PANIK ATAKLA YASAMAK
Savvy Simo, State Jablonski Challenge elemelerinin son turunda, üst üste 4 sayi kaybettikten sonra sürekli ve duyulabilir bir şekilde kendi kendine konuşmaya başladı. Her cesitten kullandigi sözler kortun diğer tarafındaki ABD li oyuncuların karşılık verebileceği yükseklikte idi. Ancak Pozitif duygular, Simo'yu şok etti. Bu arkadaşlarından destek göremediği için değildi. Aslında maç hakkında hiç dusunmemisti. Aradaki farkın azaldığını ve kendisinin normal standartlarının çok altında oynadığını hiç fark edemedi.
Savvy Simo, hatilayabildigi kadarı ile hıçkırık kadar hızlı gelen ve akıl almaz derecede uzun süre devam eden panik ataklardan muzdaripdi. Hatırladığı kadarıyla 4 veya 5 yaşlarında bir çocukken, anne ve babasına ulasamadiginda onların bir araba kazasında öldüklerini düşünürdü. Bu durum, kalp atış hızının yükselmesine ve yaklaşan panik atagin hızlanmasına neden olurdu. Kisa sürede bu durum hayatının tamamen her alanına yayıldı.
İlk kez panik atak geçirdiğini hatırladığı zamandan bu yana 20 yıl kadar gecti. Artık onları daha iyi yönetiyor,uyarı işaretlerini görüp tam bir fırtınaya dönüşmeden önce onları bastırıyor.Ancak Simo ne kadar uğraşırsa uğraşsın yaklaşan fırtınayı durdurmak için hiç bir şey yapamadığı anlar da var. Zihinsel sağlığın sadece spor psikolojisi tartışmalarında değil, toplumun tamamında on plana çıktığı bir çağda, Simo eğitimli, zengin, başarılı ve sağlıklı bir genç kadının panik atak geçirmesinin birçok kişi için hala zor olduğunu biliyor.
VOLLEYBALL MAG
Yorumlar
Yorum Gönder