OSMANLI TARİHİNİ DEĞİŞTİREN OLAY






 
 
20 Mayıs 1622 Cuma günü akşam saatlerinde Yedikule zindanlarında küçücük bir odaya kapatılan 18 yaşındaki genç padişah II.Osman içeri giren Davud Paşa ve adamları tarafından boğularak öldürülmüş ve Osmanlı tarihinde ilk defa padişah kanı dökülerek kulağı kanıt olsun diye kesilmişti. Ertesi gün alelacele cenazesi kaldırılmış ve ayrı bir türbe yerine sanki bir padişah değil de şehzadeymiş gibi babası III.Ahmed’in türbesine defnedilmişti. Osman’ın katline giren o üç gün içerisinde meydana gelen olaylar Osmanlı tarihinde benzeri görülmemiş garipliktedir.
18 Mayıs Çarşamba sabahı padişahın çadırları hacca gitmek üzere hazırlanan gemilere yüklenirken büyük bir isyan patlak vermiş, yeniçeri, sipahi dahil tüm kapı halkı Şeyhülislam Esad Efendi’nin konağına gitmiş, o da asilere Padişahı hacca gitmeye teşvik edenlerin katli vaciptir yönünde bir fetva vermiştir. Padişah hacca gitmekten vazgeçer ancak kellesi istenen adamları vermeyi reddeder.
Ertesi gün tekrar toplanan daha büyük bir kalabalık sel gibi Yeni Cami’ye(Sultanahmet Camii) akmış, burada ulema heyetinin padişahtan haber getirmesini beklemeye başlamışlardır. Ancak cevap gecikince hep birlikte saraya yürünmüş(Topkapı) ve burada akıllara zarar bir şey olmuştur.
İsyancılar içeri girdiğinde ortada muhafız namına hiçbir kapıcı veya bostancı yoktu. Sanki padişah isyancı kalabalığına terk edilmiş gibiydi. Böylece Osmanlı tarihinde ilk defa halk Enderun’a girmiş oldu. O gün Osman’ın amcası Mustafa, tutulduğu odaya tavandan girilerek çıkarıldı ve padişah yapıldı. Zorla da olsa tüm ulema heyeti de isyancılarla birlikte yeni padişaha biat ettiler. İşte bu noktada inanılmaz bir şey daha oldu: Osman olayın ateşi geçene kadar Bursa’ya geçerek beklemeyi teklif ettiğinde, sarayın güvenliğinden sorumlu Bostancıbaşı Mehmed hiç kayıkçı kalmadığını söyleyerek onu vazgeçirdi. Hatta padişahı saraydan çıkararak on kese altınla birlikte Yeniçeri ağasının sarayına gitmeye ikna ettiler. Böylece Genç Osman kendi ayağıyla mahvına neden olacak bir ağın içine doğru itildi. Ertesi gün orada yakalanarak önce Mustafa’nın yanına, sonra da infaz için tek başına Yedikule’ye götürülecekti.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BEGONVİL

ANADOLU'DA İLK MOĞOL İSTİLASI

ŞİMDİYE KADARKİ EN İYİ 20 VOLEYBOL FİLMİ