NEHİR İNSANLARI



Nijerya Batı Afrika’da, Atlas Okyanusu kıyısında sis ve rutubetin hakim olduğu bir ülke. Tropikal yağmur ormanları, mangrov bataklıkları, nehirler, deltalarla kaplı ve Afrika’nın en kalabalık ülkesi. Her yaştan kadın ve erkek tertemiz ve rengarenk yerel kıyafetlerini giyiyor. Benim için Nijerya, Afrika’nın gökkuşağı.

Nijerya’da savaş, kölelik ve özgürlüğü kazanma mücadelesinin izleri hala çok sıcak. Kolonyalistlerin tarih  kitapları bütün Afrika gibi Nijerya’nın tarihini de Batılılar tarafından keşfedilmesiyle başlatır. Onlar gelmeden önce ne Afrika vardır ne de Nijerya. Ama tüm kıta gibi bu ülkenin de sağlam temeller üzerinde yükselen, doğanın dengesine dayalı bir kültürü vardır.

Suya saygı, onların en dikkat çekici özelliğidir. Bu inanışlarına ısrarla sahip çıkıyorlar. Tanrıça Oşun, onlar için hala kutsal. Yorubaların anlattığına göre Oşun su, nem ve cazibe Tanrıçası, ayrıca onların görünmeyen kraliçesi. Nehrin, kraliçe olduğu için de turuncu aktığına inanıyorlar. Bu nehirde yıkanmak onlar için büyük öneme sahip.

Nijerya’daki en büyük topluluklardan biri olan Yorubalar, ağırlıklı olarak ülkenin güneybatısında yaşıyor. Tüm Afrika’daki nüfusları 40 milyona yakın ve bunun 35 milyonu Nijerya’da. Yani 170 milyonluk nüfusun yaklaşık %20’sini oluşturuyorlar. Geri kalanlar Benin, Togo gibi ülkelere dağılmış durumda. Yorubaların en eski kentlerinden biri olan İle-İfe, mitler ve efsaneler diyarı. Yorubalar İleife’nin, Oduduwa ve Obatala adındaki iki Tanrının, dünyayı yarattığı yer olduğuna inanıyor. Obatala, çamurdan ilk insanı yaratmış, Oduduwa’da Yoruba’nın ilk semavi kralı olmuş.

Nijerya’nın yakın tarihi, benzerlerinde olduğu gibi petrolün yarattığı acılar tarihi. Bunlardan en etkili olanı da 1967 ve 1970 yılları arasındaki Biafra Savaşı. Nijerya’da üç büyük topluluğun yanı sıra birçok kabile yaşıyor. Nijerya’da petrol bulununca sömürge devletlerinin onları birbirine düşürmeleri zor olmamış. Yıkıcı bir savaş atlatmış Nijerya, İgbo halkı dünyada az görülen felaketlerden birini yaşamış. Sömürgeciler İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra burayı terk ettiklerinde geride savaşı bırakmışlar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BEGONVİL

ANADOLU'DA İLK MOĞOL İSTİLASI

ŞİMDİYE KADARKİ EN İYİ 20 VOLEYBOL FİLMİ