EDİRNE KASIRGASI



Edirne gerçi sert kışlarıyla ünlüdür ama 1930’da, hem de yazın en sıcak günlerinden birinde eşi benzeri görülmemiş bir hava olayı yaşanmıştı. Takvimler 26 Temmuz’u gösteriyordu. Şehrin sıcaktan kavrulduğu sıradan yaz günlerinden biriydi. Bir anda nereden geldiği belli olmayan sert esinti yerini kasırgaya bıraktı. Birkaç dakika süren şiddetli rüzgar dindiğinde şehir adeta savaştan çıkmış hale gelmişti. Minareler devrilmiş, kubbelerin kurşunları soyulmuş, evlerin çatıları uçmuş, ağaçlar köklerinden sökülmüş ve metrelerce sürüklenmişti.

Edirne’nin simgesi Selimiye başta olmak üzere pek çok caminin minaresinin külahları da kasırgada rüzgara kapılıp uçup gitmişti. Neden sonra sokaklara çıkan Edirneliler gördükleri manzara karşısında perişan oldu, sokaklar camilerden kopmuş alemler, kurşunlar ve ahşap aksamla kaplıydı. Bazı camilerin minareleriyse kırılmış, yere serilmişti.

Kasırganın, şehrin sokaklarına saçılan korkunç izleri kısa sürede kaldırıldıysa da imkansızlıklardan dolayı anıt eserlerdeki büyük tahribat aylarca olduğu gibi kaldı, yerel idareciler ve şehrin ileri gelenleri gerekli yerlere şikayet dilekçeleri yolladılarsa da bekledikleri cevabı alamamışlardı.

Kasırgadan aylar sonra, 21 Aralık 1930 Pazartesi günü akşama doğru Atatürk şehre geldi. Ertesi gün planlanan ziyaretleri gerçekleştiriyordu. Valilikteki sohbet sırasında söz sırası yazın yaşanan kasırga felaketinin bahsi geçince Gazi Paşa olup biteni dinlemek istedi, şehrin sembolü olan mabetlerin kasırgada harap olduğunu öğrenince toplantıyı yarıda keserek Selimiye’yi görmeye gitti. Külahları uçmuş, kubbesinin kurşunları soyulmuş perişan haliyle camiyi görünce hemen emir verdi ve üç gün içinde tamirat için gereken masrafın hesaplanmasını istedi, ardından kasırgada hasara uğrayan Üç Şerefeli Cami’ye de gitti, aynı talimatı onun için de verdi. Mühendislerin kontrolünde yapılan tamir bir sene sürdü ve 1932’de tamamlandı. Kasırgada harap olan Eski Cami ile Muradiye ve II. Bayezid külliyeleri de tahsisatla elden geçirildi, tamirleri ise 1938’e kadar sürdü.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BEGONVİL

ANADOLU'DA İLK MOĞOL İSTİLASI

ŞİMDİYE KADARKİ EN İYİ 20 VOLEYBOL FİLMİ