HARF DEVRİMİ
Mustafa Kemal’in cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte
giriştiği devrim ve reformlar, yepyeni bir toplumun şekillenmesine yol
açıyordu. Özellikle toplumsal ve kültürel alanlarda çok büyük yenliklere imza
atılarak, Batı kanunlarına ve Batılı bir düzene yönelinmişti. Bir yandan ekonomik hayat yeni baştan
düzenlenir ve Türkiye hızla sanayileşirken modernleşme ve çağdaşlaşma yeni
Türkiye’nin programı haline geldi.
1928’e gelindiğinde Mustafa Kemal, çok önem verdiği
bir alanda büyük bir atılım başlattı: Türk dili ve alfabesi… O tarihe kadar Türkiye’de Arap harfleri
kullanılıyordu. Türklerin İslam’ı benimsedikleri tarihten itibaren Arap
alfabesini kullandıkları düşünülürse, yeni bir alfabeye geçmek demek bin yıllık
bir geleneğin yıkılması demekti. Aslında alfabe reformu önerileri 19. yüzyıl
ortalarından itibaren duyulmaya başlanmıştı. Batı etkisiyle zaten İstanbul,
Selanik, İzmir gibi kozmopolit yerlerde dükkan tabelaları Latin harfleriyle
yazılıyordu. Türk milliyetçiliğinin gelişimine paralel olarak Arap harflerinden
kurtulmayı önerenler de vardı.
Mustafa Kemal’in bu fikirlerden gençliğinde
etkilendiği biliniyor. Ancak bu fikirleri uygulama fırsatı bulması için 1928’e
kadar beklemesi gerekti. İlk önce 28 Mayıs’ta resmi daire ve kuruluşlarda
uluslararası rakamların kullanılmasına yönelik bir yasa çıkarıldı. Harf reformu
için bir komisyon kuruldu. Yeni alfabenin hayata geçirilmesi için 5 ila 15
senelik geçiş süreçleri öngören komisyonda bulunan Falih Rıfkı Atay’ın
aktardığına göre Atatürk bu ya 3 ayda olur ya da hiç olmaz diyerek zaman
kaybedilmemesini istedi. Alfabe tamamlandıktan sonra 9 Ağustos 1928’de Atatürk
alfabeyi CHP’nin Gülhane’deki galasına katılanlara tanıttı. 11 Ağustos’ta
Cumhurbaşkanlığı hizmetlileri ve milletvekillerine, 15 Ağustos’ta da üniversite
öğretim üyeleri ve edebiyatçılara yeni
alfabe tanıtıldı. Ağustos ve eylül aylarında da Atatürk farklı illerde yeni
alfabeyi halka tanıttı. 29 Eylül’de yeni harfler marşı bestelendi. 8-25 Ekim
tarihleri arasında resmi görevlilerin hepsi yeni harfleri kullanımla ilgili bir
sınavdan geçirildi. 1 Kasım 1928’de ise meclis şu kararı aldı: Şimdiye kadar
Türkçeyi yazmak için kullanılan Arap harfleri yerine, Latin esasından alınan ve
kanuna ilişik cetvelde gösterilen harfler, Türk harfleri unvan ve hukuku ile kabul
edilmiştir.
Yorumlar
Yorum Gönder